Ekim mi??Ne ara bitti yahu..Ne demiş şair, Eylül toparlandı gitti i işte Ekim filanda gider bu gidişle...Toparlanıp gidenlere selam olsun...
Rutin bir ayı geride bıraktık aslında ekip olarak.İşlere okullara alıştık.Bazılarımız hala yolunu aramakla mesgul.Tabiki bu ayda belli ürünleri, mekanları deneyimledik, sizlerle paylaşmak için derledik.Araya giren tatsız durumlardan dolayı yazımız azıcık gecikti..Ne derler bilirsiniz geç olsun güç olmasın.
2 Broke Girl: Henüz çok başında olduğum bu dizi daha şimdiden
favorilerim arasına girdi.İçinde cupcake geçen bi diziyi sevmemem pek
düşünülemez sanırım😊
Mudanya ablann yeri:Deniz kenarında sıralanmış balıkçılardan biri burası.Sahil düzenlemesi henüz bitmediği için manzarası da geçici olarak kötü aslında.En en sevdiğim yanı salatası oldu burasının.Ben domatesli
küçük bir salata beklerken içinde bir domates olmayan kocaman taptaze
sebzelerden oluşan bir salata geldi.Mekan pırıl pırıl, balık çok lezzetliydi.Bir diğer hoşuma giden noktası ise alkolsüz oluşuydu.(Alkolle arası olmayan biri
için alkollü mekanlarda takılmak hep gereksizdir😊Sıcak helvası çok meşhurmuş bir sonraki gidişimde artık.
Maybelline The Blushed Nudes far paleti : Sedefli-simli diyebileceğim bir görüntüsü var fakat Wet and Wild far paletinde olduğu gibi fırça darbeleri uyguladıkça tebeşirimsi hissi veriyor.Kremimsi bir yapısı yok ki ister miydim ondan da emin değilim.Buna rağmen pigmentleri oldukça iyi ve çok hafif yapılan bir makyajda bile yaklaşık 9-10 saat bazen 12 saate kadar kalıcılık sağlıyor.Fiyatına gelince ben kampanya kapsamında iki far paletini 45 tl ye aldım.
Farmasi Arganoil El Ve Vücut Losyonu:Gerek kokusu gerek vücutta bıraktığı nem hissiyle bu losyonu çok çok sevdim.Aslında farmasinin çoğu ürününü çok çok seviyorum.Bunda Türk malı olması, alkol ve paraben içermemesi ve ürünlerinin kalitesi etken 😊
Yves Rocher Evidence Deodorant: Erkek arkadaşınızın sizde deodorantımızı değiştirdiğinizde farketmemesi mümkün olmayan bir koku. Özellikle benim gibi şekerli kokular size de ağır geliyor ve daha çok çiçeksi ve fresh kokulardan hoşlanıyorsanız tam adresi derim. Ben çok sevdim sizede tavsiye ederim :)
Yves Rocher'in şu meşhur kayısılı peelingi... Ciltten cilde farklılık gösterir elbette ama eğer çok problemli bir cildiniz yoksa işe yarayabileceğini düşünüyorum. İçindeki minik partiküller yüzünüzü çizmeden peeling yapıyor. Benim cildim karmadan yağlıya dönük olduğu için en problemli bölgem burnum ve çenem. Burnumun üstündeki siyah noktalarda oldukça etkili. Tabiki düzenli kullanmak şartı ile. Bir de cildinizi yumuşacık yapıyor ki hiç sormayın. Kokusu... ah o kokusu. Bir gün tüm tüpü ağzıma sıkacağım diye korkuyorum. Mis gibi kayısı kokuyor. 50 ml'lik gramajı var. Alışıldık peelinglerden bayaa az yani. Ama tekrar alınır cinsten. Ayrıca az bir miktar bile tüm yüzünüz için yeterli oluyor. Bana Yves Rocher'deki bir alışverişim sırasında hediye olarak verilmişti o yüzden fiyatını bilmiyorum.
Kalyon Bakım Yağı: Öncelikle çok bereketli bir ürün. Uzun zamandır kullanmama rağmen çok az tüketebildim. Bu yazıda hep kokulardan gittik ama bunun da mükemmel bir kokusu var. Önümüz kış özellikle kış aylarında el ve tırnaklarımız daha çok kuruduğundan daha çok neme ihtiyaç duyuyorlar. Bu yağ özellikle tırnak çevresindeki etleri çok güzel nemlendiriyor. Oje sürer gibi tırnağa ve kenarındaki etlere sürüp bir süre bekletiyorum. Sonra tırnak ve tırnak etlerime masaj yaparak yediriyorum. Tabiki tırnaklar ojesizken.
Altınkılıç markasına ait ballı muzlu kefir. Normalde de bal ve muz ikilisini çok severim her türlü üründe. Kefirde de görünce hemen attım sepete. Tadını çok çok beğendim. Kefirin o ekşi tadı bariz olarak hissedilmiyor ve bazen tatlı yeme isteğimi de önlüyor diyebilirim.
Aktivia'nın hindistan cevizli ve ananaslı prebiyotik içeceği. Bağırsak problemim yok çok şükür ama bu tür içecek ve yoğurtları seviyorum. Fresh bir aroması var. Mis gibi de kokuyor.
Bu ay favorim diyebilicegimiz bunlar.Urunlerle ilgili sormak istedikleriniz olursa yorum bırakabilirsiniz . sevgilie
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder